Haber: Sinem Altunay - İstanbul Büyükşehir Belediyesi Eski Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun gözaltına alınmasının ardından başlayan protesto dalgası, Bolu’ya da sıçradı. Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi (BAİBÜ) kampüsünde toplanan yaklaşık 300 öğrenci, hükümeti eleştiren bir yürüyüş ve basın açıklaması gerçekleştirdi. Öğrenciler, Türkiye genelindeki gösterilerde uygulanan sert müdahalelere tepki göstererek, taleplerini dile getirdi.
Yürüyüş başında okunan açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Geçtiğimiz günlerde, ülkenin dört bir yanından sıra arkadaşlarımız anayasal haklarını kullanmak ve taleplerini dile getirmek için yer aldığı yürüyüşlerde orantısız polis müdahalesiyle karşılaştı. Seslerini duyuracakları o anlarda, biber gazı, tazyikli su ve sert müdahalelerle susturulmaya çalışıldı. Birçok arkadaşımız gazdan etkilendi, bazıları gözaltına alındı ve kampüsler adeta polis ablukasına maruz kaldı.
Ancak şunu açıkça ifade ediyoruz ki: Bizler, İzzet Baysal Üniversitesi öğrencileri olarak, muktedirlerin ellerindeki zor gücü üzerimizde kullanmaları karşısında korkmuyor, susmuyor ve arkadaşlarımızın mücadelesini savunmaktan geri adım atmıyoruz!
Mevzubahis olay sadece bir kişinin hukuksuzca diplomasının iptal edilmesi veya gözaltına alınması değildir. Bu hepimize vurulmak istenen bir darbedir. Ülkenin rant çetelerine peşkeş çekilmesi, halkın iradesinin hiçe sayılması, giderek artan derin yoksulluk ve benzeri durumlar bu ülkenin topyekûn geleceğini çalan ihanet silsilesine örnek teşkil etmektedir.
Bizim talebimiz ise çok nettir: Özerk bir üniversite, demokratik bir ülke ve yaşanabilir, adil, eşit bir gelecek istiyoruz. Anayasal haklarımızın gasp edilmesine, gençlerin sesinin bastırılmasına, yok sayılmasına, yolsuzluk, hukuksuzluk ve adaletsizliklerin normalleştirilmesine karşı çıkıyoruz. Ülkemizin her köşesinde olduğu gibi, burada da öğrenciler olarak temel haklarımız için mücadele edeceğiz. Bu mücadele, sadece bizim değil, bu topraklarda yaşayan herkesin mücadelesidir.
Direnen üniversitelerde görülen orantısız polis gücü, bu ülkede gençlere reva görülen muameleyi bir kez daha gözler önüne sermiştir. Anayasal sınırlara bağlı kalarak, pankart ve sloganlarla demokratik haklarımızı kullanmaya çalışan bizlere uygulanan bu tutum, özgürlüklerimizin ne kadar kırılgan olduğunu göstermiştir. Ancak unutulmasın ki baskılar gençliği yıldıramaz. Üniversiteler, fikirlerin özgürce yeşerdiği yerler olmalıdır, polis barikatlarının ve gaz bulutlarının çerçevelediği alanlar değil!
Bu vesileyle, yetkililere sesleniyoruz: Gençlerin sesine kulak verin, taleplerimizi dikkate alın ve baskı politikalarından vazgeçin. Bizler, bu ülkenin geleceğiyiz, geleceğimize sahip çıkmak için buradayız ve burada olmaya devam edeceğiz. Ayrıca, tüm kamuoyuna çağrımızdır: Sesimize ses katın, bizlere destek olun. Çünkü bu demokrasi ve insan hakları mücadelesi, hepimizin mücadelesidir.
Son olarak, Ankara’da, İstanbul’da ve daha nice şehirlerde gözaltına alınan arkadaşlarımızın derhal serbest bırakılmasını talep ediyoruz. Onlar, hepimizin sesini, barışçıl ve demokratik yöntemlerle yükselten cesur yüreklerdir. Bu dayanışma, bu direnç, bu umut, bizleri yarınlara taşıyacak olan en büyük gücümüzdür.
Hepinize teşekkür ediyor, özgür yarınlar için mücadeleye kararlılıkla devam edeceğimizi, muktedirlerin anti demokratik uygulamaları karşısında yılmayacağımızı, hukuksuzlukları kabul etmeyeceğimizi, geleceğimizi çaldırmayacağımızı bir kez daha vurguluyoruz. Saygılarımızla. Abant İzzet Baysal Üniversitesi Öğrencileri”
Basın açıklamasının ardından, kalabalık grup polis ve güvenlik görevlilerinin gözetiminde yürüyüş gerçekleştirdi. Kampüs boyunca yürüyen grup, sloganlar atarak hükümeti eleştirdi. Eylem, yürüyüşün ardından sorunsuz şekilde sona erdi.