PAZARCILARDAN TFF’YE TEPKİ:  “PAZARTESİ MAÇ KARARI ESNAFI MAĞDUR EDİYOR”
PAZARCILARDAN TFF’YE TEPKİ: “PAZARTESİ MAÇ KARARI ESNAFI MAĞDUR EDİYOR”
İçeriği Görüntüle

Haber: Havva Akça

Türkiye Barolar Birliği Kent ve Çevre Komisyonu, çevre hakkının yalnızca prosedürlerle değil, fiili etkilerle korunabileceğini vurgulayan önemli bir açıklamada bulundu. Ankara Bölge İdare Mahkemesi 6. İdari Dava Dairesi’nin Gerede Çayı’ndaki çevre kirliliği nedeniyle açılan bir davada verdiği karar doğrultusunda, çevre zararları ortadan kalkmadan üretim faaliyetlerinin durdurulmasının hukuken mümkün olduğu hatırlatıldı.

Komisyon, “İdarenin sadece idari para cezası uygulamış olması, faaliyetin durdurulması talebini geçersiz kılmaz” diyerek, çevreye zarar veren işletmelere karşı etkili ve bütüncül müdahale gerektiğinin altını çizdi.

Yapılan açıklamada, 2872 sayılı Çevre Kanunu’nun 15. maddesine atıf yapılarak, çevreye ve insan sağlığına tehdit oluşturan faaliyetlerin geçici ya da sürekli olarak durdurulabileceği, bu yetkinin yargısal denetime açık olduğu belirtildi. Ayrıca, sadece ÇED, ruhsat ve izin süreçlerinin tamamlanmış olmasının çevreyi korumada yeterli görülmeyeceği ifade edildi.

“İdari para cezası tek başına çevre hakkının güvence altına alınması için yeterli değildir,” diyen Komisyon, faaliyetin çevresel etkileri dikkate alınarak durdurulabileceğini, bu taleplerin de yargı denetimine tabi olduğunu vurguladı.

Türkiye Barolar Birliği Kent ve Çevre Komisyonu, yurttaşlara ve meslektaşlarına çağrıda bulunarak, çevresel zarar durumlarında Çevre Kanunu’nun 15. maddesi temelinde idareleri harekete geçirme ve gerekirse yargı yolunu kullanma çağrısı yaptı.

Açıklamada, çevre hakkının korunması adına etkili denetim ve yaptırımların hayata geçirilmesinin, sadece kâğıt üzerinde değil, sahada somut etkiler yaratacak adımlar atılmasıyla mümkün olabileceği ifade edildi.

Muhabir: Havva Akça