Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Bolu Şubeler Platformu, hükümetin kamu görevlilerine sunduğu ikinci zam teklifine tepki göstererek ortak mücadele çağrısında bulundu. Açıklama, KESK Bolu Şubeler Platformu adına Dilek Çakman tarafından okunurken, KESK’e bağlı diğer sendika temsilcileri de basın açıklamasında hazır bulundu.

KESK tarafından yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Tüm Sendikaları, Konfederasyonları, Kamu Emekçilerini İktidarın Hepimizle Dalga Geçen Teklifine Karşı Ortak Mücadeleye Çağırıyoruz!

Gözü Kulağı TİS Masasında Olan Değerli Kamu Emekçileri ve Emeklileri,

Kamu İşveren Heyeti yani mevcut iktidar 2026-2027 yıllarını kapsayan, “Kamu Görevlilerinin Geneline İlişkin” teklifini açıkladı.

Kamu İşveren Heyeti başkanı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından açıklanan teklife göre kamu emekçilerinin ve kamu emekçisi emeklilerinin maaşlarında:

2026 İlk altı ay yüzde 10, ikinci altı ay yüzde 6, 2027 ilk altı ay yüzde 4, İkinci altı ay yüzde 4 teklif edilmiştir.

Bugün ise ikinci teklif açıklanmıştır. Söz konusu teklifle 12 Ağustos’ta yapılan ilk teklifin üzerine sadece mevcut taban aylığa bin TL (1.000 TL) artış teklif etmiştir. Yani iktidar bugün açıkladığı ikinci teklifi ile en düşük maaşa ilk teklife göre sadece 2 puan, ortalama maaşlara ise 1,5 puan eklemeyi teklif etmiştir.

İktidar 4 milyon kamu emekçisine, 2,5 milyon emekliye, aileleri ile 25 milyonluk devasa bir kitleye bir artış değil sefalet, yoksulluk, güvencesizlik teklif etmiştir.

Belli ki bir kez daha ölümü gösterip sıtmaya razı etmek istiyorlar. Sadece son iki dönemde yaşananlar dahi nasıl bir sonla karşılaşacağımızı görmek için yeterlidir.

Her zaman altını çizdiğimiz üzere enflasyona göre maaş zammı “sıfır” zam demektir. Sahte rakamlardan ibaret TÜİK verilerine göre maaş zammı ise reel gelirimizin erimesi, yoksulluğumuzun artması demektir.

Sadece artışlar boyutuyla değil mevcut TİS düzeni ile diğer mali, sosyal ve özlük haklarında da kayda değer bir değişim olmamaktadır.

2012 yılından bugüne; 7 dönem boyunca kamu emekçilerinin genelinin temel talepleri olan Ek ödemelerin emekliliğe yansıtılması, gelir vergisi adaletsizliğinin giderilmesi, ek gösterge adaletsizliğinin giderilmesi, 3600 ek göstergenin 1. Derecedeki tüm kamu emekçilerine verilmesi, mesai ücretlerinin, harcırahların artırılması, angarya çalışmaya son verilmesi, kamuda işe almada ve görevde yükselmede mülakatın kaldırılması, kira, kreş, giyim, ulaşım, yemek yardımları başlıklarında hemen hemen hiçbir adım atılmadı.

İktidarın yaptığı teklifin sürecin sonunda en fazla bir iki puanlık artışla aynen kabul edileceği bizim açımızdan nettir. Kamu İşvereni heyeti bu teklifiyle kamu emekçileri ile ve mevcut aylıkları yoksulluk sınırının dörtte birine denk gelen emeklilerle dalga geçmeye devam edeceğini ilan etmiştir.

Dolayısıyla hiç kimsenin bu teklife bir değer yükleme çabasına girmeye, “maaş artışlarının üzerine bir, iki puan ilave edilirse çözülür” yaklaşımı sergilemeye, kamu emekçilerinden gizli kapalı kapılar ardında pazarlıklar yürütmeye, kamu emekçilerinin temel hiçbir sorununu çözmeyen teklifleri kabul etmeye hakkı yoktur.

Çalışma Bakanı aklımızla alay edercesine “müzakerelerimizin tüm tarafları memnun edecek şekilde uzlaşmayla sonuçlanacağını ümit ediyorum” diyor.

7 dönemdir yaptıkları uzlaşmanın sonuçları ortada iken yeni bir uzlaşmanın daha fazla sefalet ve yoksulluk olacağı çok açıktır.

Bu teklifle uzlaşma değil ancak ve ancak mücadele edilir.

Yıllardır kamu emekçilerinin en temel sorunları olan;

İnsanca yaşamaya yetecek ücret,

Güvenceli istihdam,

İlave seyyanen ödenek tutarının çalışanların taban aylığına, mevcut emeklilerin aylıklarına yansıtılması,

Gelir vergisi adaletsizliğinin, ek gösterge adaletsizliğinin giderilmesi,

Türkiye Kamu-Sen’den Zam Teklifine Sert Tepki
Türkiye Kamu-Sen’den Zam Teklifine Sert Tepki
İçeriği Görüntüle

Mülakatın kaldırılması

Başlıklarını görmeyen, milyonlarca kamu emekçisi ve emeklisi ile dalga geçen tekliflerin altına imza atılması durumunda hepimiz kaybetmeye devam edeceğiz.

KESK olarak sürecin geçtiğimiz 13 yılda olduğu gibi bir kez daha iktidar ve yandaş konfederasyonların danışıklı dövüş oyunları ile yeni bir “oldubitti” ile heba edilmemesi için söz konusu teklife karşı tepkinin birleşik bir mücadeleye dönüşmesi hedefi doğrultusunda yaptığımız çağrımıza olumlu yanıt veren konfederasyonlarla bir toplantı yapılmıştır. Söz konusu toplantıya : KESK, BİRLEŞİK KAMU-İŞ, DEVLET MEMURLARI KONFEDERASYONU, BASK, HAK-SEN, YURT-SEN konfederasyonları ve ASİM-SEN sendikası yetkilileri katılım sağlamıştır.

Toplantıda 18 Ağustos 2025 Pazartesi günü, bir günlük hizmet üretmeme ve ortak eylem kararı alınmıştır.

Biz KESK olarak her zaman olduğu gibi bugün de kamu emekçilerinin, emeklilerin ortak hak ve çıkarlarını savunmak için üzerimize düşen görev ve sorumluluğun gereğini yerine getirmeye hazırız. 18 Ağustos Pazartesi günü tüm kamu emekçilerini ve emeklilerini alanlarda; İnsanca Yaşamaya Yetecek Bir Ücret, Güvenceli İstihdam- Güvenli Gelecek, Demokratik- Adil Bir Çalışma Yaşamı, Halktan Yana Bir Kamu Hizmeti ve tüm taleplerin hayat bulması için Gerçek Bir Toplu Pazarlık Hakkı için birlikte mücadele etmeye, yeni bir satış sözleşmesine izin vermemek için seslerini yükseltmeye çağırıyoruz.”

Muhabir: Sinem Altunay