Macaristan'ın başkenti Budapeşte'deki Varkert Bazar'da düzenlenen TDT ( Türk Devletleri Teşkilatı) Gayriresmi Zirvesi'nde, liderlerin konuşmalarının ardından ödül törenine geçildi.

Törende, Kırgızistan Cumhurbaşkanı Sadır Caparov tarafından bilim insanı Prof. Dr. Sancar'a "Ali Şir Nevai Uluslararası Ödülü" takdim edildi.  Aziz Sancar ödül sonrası konuşmasında: Hedefimde iki şey var, bilim ve Türk dünyasının birliği.”

Ali Şîr Nevâî, (1441-1501) Türkçenin muhafızı. Türkçeyi yüksek bir sanat dili halinde işlemeye çalışan, bu görüşü savunan ve Türk diline değer kazandıran üstün bir bilgin ve devlet adamıdır.

Ünlü bilim adamının hedefinde, Türk dünyasının birliği olması ülkemiz için büyük değer. Güneş doğudan doğuyor.

90’lı yıllardan önce, özellikle Sovyetler Birliği’nin etkisi altında kalan Türk devletleriyle ilişkiler oldukça zorlu bir süreçti. Türkiye’nin bu devletlerle diplomatik ve kültürel ilişkiler kurabilmesi, Sovyetler Birliği’nin yıkılmasıyla birlikte mümkün olabildi. Komünizmin çöküşü, hem Türkiye hem de Türk dünyası için büyük bir dönüm noktasıydı; çünkü bağımsızlıklarını kazanan Türk Cumhuriyetleri, eski ideolojik ve politik engellerden arınarak Türkiye ile daha yakın ilişkiler kurma yoluna gitti.

Sovyetler Birliği’nin sonlanmasıyla birlikte, Türk devletleri bağımsızlıklarını ilan etti ve Türkiye de bu yeni oluşumlarla ilişkiler kurma çabalarına hız verdi. Ancak bu süreç, başlangıçta büyük zorluklarla karşılaştı. Çünkü komünizmin etkisi altındaki bu ülkeler, geçmişte Türkiye’yi bir tehdit olarak görmüş ve Türk kimliğine mesafeli durmuşlardı. Bu durum, hem diplomatik ilişkilerin kurulmasında hem de kültürel bağların güçlendirilmesinde engeller oluşturdu.

Ancak zamanla, Türkiye’nin dış politikada attığı adımlar, kültürel ve ekonomik işbirlikleri ve Türk dünyasının özgürleşmesiyle birlikte ilişkiler yavaşça gelişmeye başladı. Bu süreçte, özellikle Türk Konseyi’nin kurulması, Türk dili konuşan ülkelerle ortak projelerin hayata geçirilmesi, kültürel değişim programları ve öğrenci değişim programları gibi adımlar, Türk devletleri arasındaki dayanışmayı güçlendiren unsurlar oldu.

Eğitimin temel taşlardan biri olduğunu unutmamak önemli. Eğitim yoluyla gençlerin bilime ve Türk dünyasının birliğine olan ilgisini artırmak, uzun vadede çok önemli bir etki yaratır. Millî eğitim bakanlıklarının iş birliği içinde çalışarak, eğitim programlarına bilim ve Türk dünyası birliği konularını entegre etmeleri, bu hedeflere ulaşmada büyük bir adım olur.

Özellikle, öğrencilerin çeşitli seviyelerde (ortaöğretim veya üniversite gibi) bir araya gelip, Türk dünyasından gençlerle parlamentolar kurarak kendi aralarında tartışmalar yapmaları, hem kültürel bir alışveriş hem de ortak sorunlara çözümler geliştirme açısından çok değerli olur. Bu tür platformlar, gençlerin farklı kültürleri ve bakış açılarını anlamalarına ve gelecekte daha güçlü bir birlik için çalışmalarına olanak tanır.

Eğitim yoluyla bu hedeflere ulaşmak, hem bireylerin hem de toplumların gelişimine büyük katkı sağlar. Bu düşünceyle, bu tür projeler ve iş birlikleri üzerinde çalışmak gerçekten çok değerli olur.

Türk devletlerinin eğitim alanında bir araya gelerek ortak projeler geliştirmesi, öğrencilere farklı kültürleri tanıma ve küresel bir bakış açısı kazandırma fırsatı sunar. Ortak eğitim programları ve müfredatlar, öğrencilerin dil becerilerini geliştirmelerine ve ortak değerler etrafında bir araya gelmelerine katkı sağlar.

Türkçe, Türk devletleri arasında ortak bir dil olarak önemli bir köprü vazifesi görmektedir. Bu dil birliğini, sadece günlük iletişimde değil, aynı zamanda kültürel etkinliklerde, eğitimde ve siyasette de kullanarak, Türk devletleri arasındaki bağı daha da güçlendirebiliriz. Kültürel değişim programları ve ortak etkinlikler, bu birliğin pekiştirilmesine katkıda bulunur.

Türk devletleri arasında siyasi bir güç oluşturmak, bu devletlerin uluslararası arenada daha etkili bir şekilde temsil edilmesini sağlayabilir. Ortak politikalar ve stratejiler geliştirmek, bu devletlerin karşılaştığı zorlukları daha etkili bir şekilde aşmalarına yardımcı olabilir.

Türk devletleri arasında eğitim, kültür ve siyaset alanında daha güçlü bir işbirliği, bu devletlerin ortak çıkarlarını korumak ve geleceğe yönelik daha sağlam adımlar atmak için büyük bir fırsat sunmaktadır. Bu süreçte, eğitimden kültüre, dilden siyasete kadar her alanda işbirliğini pekiştirmek, Türk devletlerinin gelecekte daha güçlü bir birliktelik içinde olmasını sağlayacaktır.

Öğrencilerin kendi ülkelerindeki ve diğer Türk devletlerindeki parlamentolarda seçilen çocuklarla bir araya gelip temalar üzerine tartışmaları, onların hem problem çözme becerilerini geliştirebilir hem de farklı kültürleri daha yakından tanımalarını sağlar. Ayrıca, her yıl düzenlenecek bu toplantılar, Türk dünyasının gelecekteki sorunlarına yönelik kolektif bir çözüm arayışı yaratabilir. Bu tür bir platform, uluslararası dayanışmayı ve ortaklıkları artırır.

Örneğin, her yıl farklı bir Türk devleti ev sahipliği yapabilir ve seçilen temalar üzerinden tartışmalar yapılabilir. Bu platform, Türk dili ve kültürünü pekiştirebilir, gençlerin dünya görüşünü genişletebilir ve aynı zamanda gelecekteki liderlerin yetişmesine olanak tanıyabilir.

22 Mayıs 2025

Şükrü Karataş