Gündem yoğun, ekonomik kriz giderek büyüyor, yeni yargı paketi önümüzdeki haftalarda meclise sunulacak, onları önümüzdeki günlerde burada yine konuşuruz ama önce hayatlarımızın mimarı başta kendi annem olmak üzere tüm annelerin anneler gününü buradan kutlamak isterim.

Hep söylerim annelik deliliktir diye. Çünkü çocuk ana rahmine düştüğü andan itibaren annenin kendi hayatı diye bir şey kalmaz ve o vazgeçişle birlikte koşulsuz sevgi ile başka bir hayatı yeşertmeye başlar. Cana can olur.

Dünya’nın en kutsal şeyi anne olmak. İnsana, hayvana, her türlü canlıya annelik yapmak, anne gibi hisseden herkesin anneler günü kutlu olsun. Çok klasiktir ama doğurmak değil burada asıl mesele, hakkını vererek anne olduğunu hissetmek, hissettirebilmektir.

Hayatlarının her anında emek verir anneler evlatları için, giymez giydirir, koca bir hayat, taht inşa eder bahtı içinse dualarını eksik etmez. Ben kendi annemi düşündüğümde ise ilk aklıma gelen emek ve koşulsuz sevgi olur. Kendi ayaklarının üzerinde duran, hala çalışan, kimseye muhtaç olmadan yaşamaya çalışan bir annenin evladıyım ben. Tanıyanlar anneme ne kadar düşkün olduğumu bilirler, hak eder çünkü dünyaların ayaklarının altına serilmesini benim annem. Hakkının ödenmeyeceğini bilirim ama aldığım her nefesi onun için alır hep de ona layık bir evlat olmaya çalışırım, hayatta olduğum müddetçe de bu böyle olacak.

Bu anneler gününde temennim hiçbir annenin evladıyla sınanmaması, evlatların da annesiz kalmaması. Yüreğinde anne olma isteği taşıyan herkesin bu isteğine sağlıkla, huzurla kavuşması.

Canım annem. Anneler gününü kutladım ama burada da kalsın isterim. Bir gün yetmez sana, senin nefes aldığın her günün kutlanması gerek. Varlığına binlerce kez şükürler olsun. Seni çok seviyorum Emel YILMAZ. İyi ki benim annemsin, dünyaya bir daha gelsem yine senin kızın olmak isterdim.

Annelerimizin ayaklarına taş değmesin. Haftaya görüşmek dileğiyle. Sağlıcakla kalın.