Geçtiğimiz hafta Belediye Meclis Üyemiz Sayın Nurettin Güler ‘in bir açıklaması düştü basına.
Nurettin Kardeşimiz Kızılay’a seslenmiş, ‘Hamamın kaderi ne olacak?’, ‘Neden yıllardır adım atılmıyor?’, ‘Vekiller ve yetkililer neden sessiz kalıyor?’ diye sormuş.
Yetmemiş ve güzel bir iş yapmış, Bahçelievler Mahallesi Muhtarı Sayın Selma Hancıoğlu ile beraber Kızılay Bolu Şube Başkanlığına giderek dilekçe vermiş, resmi açıklama talep etmiş.
Yetmemiş, belediye meclis toplantısına da taşımış, ‘Bolu’nun vekilleri ve siyasetçileri neden Kızılay Hamamı ile ilgilenmiyor? Yıkılmasını mı bekliyorlar?’ diyerek tartışmaya açmış.
Sayın Güler kardeşimin bu konuyu sadece gündeme taşımakla kalmayıp, devamını getirmek konusunda ki çalışmaları için kutluyorum.
***
Sayın Güler’in ‘…Belediye Başkanımız Tanju Özcan’ın hamamın restorasyon yetkisinin belediyeye verilmesi için defalarca hem yazılı hem sözlü başvuru yaptığını, ancak hiçbir dönüş olmadığını…’ hatırlatmasına takıldım.
Kızılay Bolu Şubesine gittim. ‘ Belediye Başkanlığımızın resmi yazısına niye cevap vermiyorsunuz?’ diyerek kibarca sordum. ‘İlk defa yazdılar’ cevabını aldım.
Hiçbir resmi yazı yokmuş efendim.
***
Tarihi bir miras olan KIZILAY HAMAMI’ nın kaderine terk edilmesini haklı olarak eleştiren ve “Bolu’nun tarihine sahip çıkmadığı algısı oluşuyor” diyen Sayın Güler’ e hatırlatmada bulunmak isterim, ‘Belediye Başkanlığımızın sorumluluğunda olan KATIRCILAR HANI’ da bir tarihi değer değil mi. Bu bina da Bolu’nun tarihine sahip çıkılmadığı algısı oluşturmuyor mu?’
Eğer Sayın Güler Bolu Belediye Başkanlığına bu konu hakkında da bir DİLEKÇE verirse, meclis toplantısında da ‘‘KATIRCILAR HANI’ nın kaderi ne olacak?’, ‘Neden yıllardır adım atılmıyor?’ diyerek sorar, basında paylaşırsa, KIZILAY HAMAMI hakkındaki görüşleri daha fazla değer kazanır.
Tabii ki kendisi ve siyaseti de…
***
Bu yazıyı hazırlarken Facebook’ bir göz attım. Anılarda, 12.12. 2024 tarihinde ki yine Sayın Nurettin Güler ve Kızılay Hamamı ile ilgili ‘KENDİ GÖZÜNDEKİ MERTEĞİ GÖRMEZ!’ başlıklı köşe yazımı çıkarttı karşıma.
Bu yazımın sonunu ‘Şehrimizi ilgilendiren pek çok sorun var. Ancak bu sorunlar BOLUMUZ adına değil de mensubu olduğumuz siyasi partiye göre yapılınca…
Her siyasi parti üyesi veya partiye gönül vereni de kendi siyasetinin arkasında saf tutunca ‘Kızılay Hamamı’ da, ‘Katırcılar Hanı’ da atıl vaziyette kalıyor.
Bu sahiplenmelerden günü kurtaran siyaset kazanıyor ama ne yazıktır ki BOLUMUZ KAYBEDİYOR’ diyerek bağlamışım.
Yine aynı fikirdeyim.
***
Rahmetlik Levent Kırca’nın OLACAK O KADAR oyunun da Grup Gündoğarken ’in seslendirdiği, ’Niyetimiz kimseyi kırmak değildir / Şuradakini buraya koymak değildir / Arada bir zülfü yâre dokunduk / Tam yerine rast geldi manzara koyduk’ şarkısını hatırlarsınız.
Ben de köşe yazımda bu şarkı sözlerinden yola çıktım. Tam yerine rast geldiği için Kızılay Hamamı’nın karşısına Katırcılar Hanı’nın manzarasını koydum.
Niyetim sadece birini değil her iki tarihi değerimizi şehrimize kazandırmaktı. Durumlarını paylaşmak, bir şeyler göstermek, düşündürmek, dikkatleri çekmek ve hatırlatmaktı.
Ha bu arada zülfü yâre de dokunduk.
Eeee! OLACAK O KADAR!
