“Oldukça güzel bir hava,
Sıcaklık mevsim normallerinin üstünde,
Zemin müsait, zannedersiniz ipek halı,
Tribünler ise tıklım tıklım, iğne atsan yere düşmez,
Tamı tamına on dört bin on dört koltuk tamamen dolu,” derken…
Rüya gibi değil mi?
Neler hayal ediyoruz…
Düşündükçe,
Konuştukça,
Yazdıkça,
İnanın tüylerim diken diken oluyor,
Düştüğümüz duruma bakın hele…
Hani sırtınızdaki bir kilo yük. zaman ilerledikçe on kiloya,
Mesafe uzadıkça onlarca kiloya çıkar ya,
İşte onun gibi bir şey,
Bir yurtsever olarak,
Bir Bolu sever olarak,
Bir Boluspor sever olarak hazmedemiyorum arkadaş,
Cuma günü oynadığımız Bandırma maçını işte bu duygular içinde izledim,
İşkence gibi bir şey,
Gözlerim ekranda ama kafam başka yerde,
Utanması gerekenler aklıma geldi,
Utanmazlar,
Seçim öncesi mangalda kül bırakmayanlar,
On yıllardır bu ülkeyi yönetenler,
On yıllardır bu ili yönetenler,
On yıllardır bu ilin seçtikleri,
On yıllardır bu kentin seçtikleri,
Bu saatten sonra;
Dünyanın en ileri stadını da yapsanız,
En akıllı stadını da yapsanız,
(Ki olacağını zannetmiyorum)
Bu sicil dosyanıza işlenecek,
Ve hep arkanızdan,
Kuyruğunuz gibi gelecek…
İyi bayramlarınız olsun dileklerimle,
Hedef on dört bin on dört diyorum…