Ligimizin ikinci haftası da geçti,
İstanbul Sarıyer deplasmanındaydık.
Yine öne geçtik ve koruyamadık,
İlk hafta kaleci sorunu ve kaybolan bir ya da üç puan,
İkinci hafta ise kanat bek sorunu ve giden puanlar…
İlk hafta sorunu olan kale halledilmiş gibi,
Orkun oldukça iyiydi, güven verdi,
İkinci hafta ise özellikle ikinci yarıda savunmamızın sol yanı yok gibiydi,
Sonuçta bir puana razı olduk…
Genel olarak ilk iki haftayı değerlendirirsek,
Umut vadeden diri bir Boluspor var,
Umarım yukarı doğru ivmelenerek devam ederiz…
Gelelim başlığa;
GÜZEL…
Bursa, Eskişehir, Aydın,
Ne alaka diyeceksiniz?
Bakın beyler
Üç güzide Anadolu kenti,
Bursasporu, Eskişehirsporu, Aydınsporu,
Yıllarca tüm liglerde top koşturmuşlar,
Zaman zaman parmakla gösterilmişler,
Son birkaç yıldır en alt ligleri görüp, diriliş gösteriyorlar,
Bursa ikinci ligde,
Eskişehir üçüncü ligde,
Aydınspor BAL liginde mücadele edecek…
Hafta sonu Bursa da Bursa ve Eskişehir hazırlık maçı yaptılar,
Otuz binden fazla taraftar karşısında,
Ne yalan söyleyeyim kıskandım…
Sahiplenmek işte böyle bir şey.
Aydınspor, BAL ligine katılacak,
Beşyüzbin ₺ lazım,
Kent tam dört saat içinde topluyor…
Yine kıskandım…
Sahiplenmek…
Bizim neyimiz eksik be yaren?
Daha düne kadar kulüp kayyuma gidiyordu,
Bir avuç gönüllü,
Tanımam etmem,
Kulübe sahip çıktı da, ayaktayız,
Biz bu muyuz, Bolu bu mu?
Bolusporluluk bu mu?
Depremlerin klasik bağışı var ya,
“-Kimse yokmuuu”…
ÇİRKİN…
Süper lig maçlarını hiç izlemem, derbiler dahil,
Oldum olası “-Kargadan başka kuş, Boluspor dan başka takım tanımam…”
Bir yorum okudum, Göztepe Fenerbahçe maçı ile ilgili,
Penaltılardan, kırmızı kartlardan bahsediyordu,
Bir özetini izleyeyim dedim,
Amanın o da ne?
Futbolda katliam işte böyle olur,
Detayına girip başınızı ağrıtmayayım,
Özetini bir izleyin,
Futbolda katliam nasıl olur bir görün…
Bu nedenle diyorum ki,
“-Üst lige çıkıp Akbabalara yem olmaktansa, bulunduğun ligde kal, beyler gibi yaşa…”