Çağımızda iletişim çok önemli. Doğru iletişim kurabilen, iletişim becerisi güçlü olan insanlar neredeyse her kapıyı açabilir, başarıya ulaşabilir. Ancak iletişim doğru kurulmazsa, hayat zorlaşır ve başarısızlıklar peş peşe gelir.

Şimdi size bir soru: Bu kadar hayati bir konunun neden eğitim müfredatımızda yeri yok?

Evet, İngilizce, Almanca gibi diller öğreniyoruz — ki bu elbette güzel bir şey. Ama ana dilimizde bile sağlıklı iletişim kurmakta zorlandığımızı kabul etmemiz gerekiyor. Bu da tüm hayatımızı etkiliyor ve uzmanlarca detaylıca araştırılması gereken bir durum aslında.

İletişim meselesi, engellenen veya özel gereksinimli bireyler için 3-4 kat daha önemli hale geliyor. Bu konuda yapılan çalışmalar yeterli olmadığı için, geçtiğimiz yıl arkadaşlarımla birlikte bu konuyu ele almış, detaylı bir şekilde düzenlediğimiz etkinlikte anlatmaya çalışmıştık.

Etkinliği hazırlarken fark ettik ki; bu konuyla ilgili ne yasalarda ne de eğitim sistemimizde yeterli düzenleme var. İnsanlar da büyük ölçüde bu konuda bilinçsiz. Bu nedenle yetkililere seslenmiş, gerekli adımların atılmasını istemiştik.

Bu anlamda az önce haber sitelerine bakarken önüme düşen bir haber, o gün söylediklerimizin ve istediğimiz şeylerin ne kadar doğru olduğunu bir kez daha gösterdi. İzin verirseniz, haberi özetleyerek paylaşmak istiyorum:

“Ankara’da otizmli birey Ege Hökelek, ciddi sağlık sorunları nedeniyle yıllardır takibinin sürdüğü Başkent Üniversitesi Hastanesi Acil Servisi’ne başvurdu. Ancak Ege’nin otizme bağlı duyusal hassasiyetleri dikkate alınmadı. Ailenin ‘tek seferde kan alma’ yönündeki makul talebi reddedildi. İşlem gerçekleşemeden hastaneden ayrılmak zorunda kaldılar.

Personelin otizme dair bilgi eksikliği, aileyi defalarca aynı açıklamaları yapmak zorunda bıraktı. Ödenen ücret farkına rağmen hizmet verilmedi. Süreç hem fiziksel hem psikolojik olarak yıpratıcı oldu. Dahiliye randevusu bilgisi dahi göz ardı edildi.

Olayın ardından Ege’nin annesi Gökçen Kırımhan, yaşadıkları ihmali ve duyarsızlığı sosyal medya üzerinden kamuoyuyla paylaştı. Sağlık hizmetine erişimdeki engellerin bireysel hatalardan öte sistemsel sorunlar olduğunu vurguladı. Otizm Eylem Planı'nın kâğıt üzerinde kalmasına tepki gösterdi. Son bir ayda farklı hastanelerde yaşanan benzer olaylara dikkat çekerek yetkilileri göreve çağırdı ve ‘özel gereksinimli bireylerin sağlık hizmetlerinden eşit ve onurlu biçimde yararlanabilmesi için acil adımlar atılmalı’ dedi.”

Biliyorum, bu haberden sonra birçok kişi hastaneye ya da sağlık çalışanlarına kızmıştır. Ancak bence suç bireylerde değil.

Bir düşünün: Eğitim alırken size bu konular anlatılmamış, hassasiyet kazandırılmamış, otizm ya da farklı gelişim özelliklerine sahip bireylerle nasıl iletişim kurulacağı öğretilmemişse elbette böyle durumlarda ne yapacağınızı bilemezsiniz. Bu yüzden asıl sorumluluk, eğitim sistemini ve hizmet içi eğitim süreçlerini düzenleyenlerde.

Ayrıca bu tür özel durumlarda bireylerin sahip olduğu yasal haklar da ya yok denecek kadar az ya da uygulanabilirlikten uzak. İşte tam da bu noktada daha kapsayıcı, daha bilinçli, daha eşitlikçi bir yaklaşım gerekiyor.

Şimdi böyle anlatınca bazıları kızacak, “Eğitim sisteminden ne istiyorsun?” diyecekler.

Ben bunları eğitimci bir ailede yetişmiş ve hiç okula gitmemiş bir insan olarak yazıyor, söylüyorum. Eğitim sistemimiz ezberci bir sistem; yaratıcılığı değil, ezberlemeyi; işe yarar bilgileri değil, hayatta hiç işimize yaramayacak çoğu bilgiyi öğretiyor bizlere. Bunun böyle olmaması gerek. İnanın, ben bu sistemin içine girseydim; ezberci yapının içinde boğulabilir, bugün ulaştığım noktaya varamayabilirdim diye düşünüyorum.

Buradan yetkililere seslenmek istiyorum: Ne olur müfredata iletişimle ilgili dersler koyun. Sağlık çalışanlarına ve polislere, yani tüm kamu görevlilerine, engellenen bireylerle nasıl doğru iletişim kurması gerektiği konusunda eğitimler verelim.

Bunları yapabilirsek, birbirini daha iyi anlayan, daha mutlu, başarılı, özgür ve engelsiz bir toplumda yaşarız. En önemlisi de yukarıda anlattığım olay gibi olayların yaşanmasını engelleriz…

Yazan : Onur Ustaoğlu – Seslendiren: Fatma Gül Demir - Bolçi’nin Katkılarıyla Bolu Olay Gündem Gazetesi Konuşan Yazılar…